• Futbolda şike depremi,
• Transferde yabancı sınırlaması ve ırkçılık,
• U-20 de seyirci yokluğu ve erken elenmemiz,
• İhalesi bitmiş temeli atılıp yapım aşamasında taşeronu iflas eden stat projeleri,
• Başlaması olay, bitmesi muamma İnönü stadı,
• Her gün istifaya çağırılan federasyon,
• Sezon içinde doping yaptığı gerekçesiyle NBA’de 20 maç ceza alan Hidayet Türkoğlu,
• Atletizmde doping skandalı,
Bunlar yetmezmiş gibi şimdi de 2013 Akdeniz oyunlarına ev sahipliği yaptığımız Mersin’de;
I. Açılış törenlerinde biletlerin meçhul kişiler tarafından alınarak el altından dağıtılması,
II. Daha ilk gün doping rekoru ile uluslar arası skandal,
III. Açılışı protesto eden binlerce vatandaşımız.
Tüm bunlar yaşanırken milyonlarca lira harcayarak 2020 yaz olimpiyatlarına aday olmamız ironi gibi geliyor insana. “Dur hemşerim ne yapıyorsun” demek lazım. “Geç bunları birader, boşa harcama parayı olmaz bu iş bu kafayla” deseler ne diyecekler merak ediyorum.
Göz var izan var,
Hayal var, gerçek var,
İşin ucunda inandırıcılığını ve güvenilirliğini kaybetmiş Türk sporu var.
Baştan başlamak lazım mirim, ta en baştan, yılmadan, korkmadan.
Her gün bir yerden göçmek ne iyi,
Her gün bir yere konmak ne güzel,
Bulanmadan donmadan akmak ne hoş.
Dünle beraber gitti cancağızım,
Şimdi yeni şeyler söylemek lazım,
Ne kadar söz varsa düne ait,
Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.
Hz. Mevlana