15 Apr

 Geçmişten günümüze değin bireysel ve toplumsal hayatta gerek gönül temizliği gerekse çevre temizliği, insanlığın gündemini ve çeşitli ilmi disiplinleri meşgul eden önemli bir konu olmuştur. Kirletilen dünya sadece insanların yaşamını tehdit etmiyor. Havada uçan masım kuşların, denizlerde yüzen balıkların dahi hayatını tehlike arz eder duruma getiriyor. Bunun örneklerine yazılı ve görsel medya yanında günlük hayatımızda da zaman zaman şahit olmaktayız. Şüphesiz temizlik denildiğinde gönül ve zihin temizliği yanında insanlığın önemli bir problemini teşkil eden çevre temizliği dikkatimizi çekmektedir.     

Değerli dostlar gerçek şu ki, çağımızın insanı olarak berraklığını kaybetmiş zihinlere, dünyevileşmenin de etkisiyle varoluş düzleminden hızla uzaklaşan gönüllere, sahnelere tanık oldukça temizliğin, tezkiye ve nezahetin insanı ve ahlaki değerler skalasında ne derece önemli ve anlamlı bir yere sahip olduğunu daha da iyi anlamaktayız. Gürültü kirliliği, hemen her alanda bilgi kargaşası, daha çok kazanma, üretme ve tüketme refleksiyle yiyecek ve içeceklerde yaşanan temizlik ve güven sorunundan inanç ve ibadetin muhteviyatındaki yozlaşma ve sapmalar özü itibarıyla temizliğin kapsamını ifade etmektedir.      

Hakikaten bilim ve teknoloji dudak uçuklatan bir ivme ile icatlara, buluşlara hizmetlere imza atmaktadır. Buna paralel olarak insanın hayat kalite ve standardı yükseltmektedir. Buna karşı söz konusu imkânlar çoğu yönüyle insanın hayatını kolaylaştırırken diğer taraftan onu sağlıklı bir yaşam ortamından adeta mahrum bırakmaktadır. Öyle ki gelişigüzel bırakıla sanayi atıkları sadece çevreyi kirletmekle kalmıyor insanımızın içtiği suyu, teneffüs ettiği havayı, beslendiği gıdayı dahası hemen hayatın her alanını kirletmektedir. Bilimsel araştırmalarda gündelik hayatımızın vazgeçilmezi haline gelen yüzlerce alet ve edevatın da sağlığı riske soktuğu, çeşitli hastalıklara zemin hazırladığı alanın temsilcileri tarafından belirtilmektedir. Bütün bu hengâmede insan kendine özgü birçok değeri farkında olarak ya da olmayarak tüketebilmekte, kaybedebilmektedir. Daha çok kazanma ihtirasıyla gözü ve vicdanı kararan insan her ne pahasına olursa olsun söz konusu riskleri ya bilmemekte ya da hiçe sayabilmektedir. Böylesi bir serüveninde şüphesiz insan süreç içinde yaratılış ve varoluş amaç ve ekseninden uzaklaşabilmekte, sahip olduğu hassasiyetler örselenmeye, tahribata muarız kalabilmektedir. Oysa insanın yaratıcı kudret nazarında ayrı bir yeri ve saygınlığı söz konusudur. Temizlik imanın yarsıdır, unutmayalım ki bilgi, görgü, gelenek yanında çağımızda yaşanan hemen her kirliliğin temelinde gönül kirliliğinin yattığı da bilinen bir gerçektir. Zira iç güzelliği ve temizliği yoksa sözün ve suretin güzelliği ilahi terazide bir değer ifade etmemektedir. En büyüğünden en küçüğüne kadar temizlik ve temizlik kavramlarına dikkate eden toplumlar hiçbir zamana ne salgın bir hastalığa ne de dermansız bir acıya muarız kalmamışlardır.      

Sevgili dostlar elbette temizlik imandandır. Ancak imandan sayılan temizlik sanıldığının aksine sadece maddi temizlikten ibaret değildir. Kalp ve benden temizliği diye ifade edebileceğimiz maddi manevi iki katlı temizliktir imandan sayılan temizlik çevresine karşı dürüst davranmayan, başkalarının mutluluğundan mutlu olmayıp tam aksine rahatsızlık duyan, yapılan güzel işleri hafife alanların kalp temizliği konusunda sanırım çok eksikleri vardır. Temizlik, gerek maddi gerek manevi olsun bir Müslüman’ın mutlaka riayet etmesi gereken bir husustur. Temizlik ve çevre sağlığı ayrılmaz bir bütündür.      

Değerli okurlarım çevre sağlığı deyince hatıra gelen mühim konulardan biri mesiredir. Mesireye çıkmak, günümüzde bilhassa şehirlerde yaşayanlar için normal hayatın bir parçası, hem de kolay kolay vazgeçilemeyen, neredeyse olmazsa olmaz durumundadır. Hafta sonlarında, bir haftalık çalışma hayatının sıkıntılarına karşı bir ferahlama, bir dinlenme fırsatı elde etmek üzere, imkân ölçüsünde kırlara, suyu, havası ve manzarası daha değişik, daha serin yerlere gidilmektedir. Mesire yerlerinde en çok aranan husus; güzellik, temizlik, emniyet ve sükûnettir. Ancak ne var ki çoğu kere buraların daha önce gelenler tarafından çeşitli artıklarla kirletilmiş, koku ve manzarasının bozulmuş olduğunu üzülerek görmekteyiz. Gelecek nesillere temiz bir dünya bırakmak bizlerin en önemli görevlerinden biridir. Çevre sorunları sözü, kimi insan için denizin bulanık rengi ve üzerinde yüzen çöplerdir. Bir başkası için kışın teneffüs etmekte zorluk çektiği havadır. Bazı insanlar için yere atılan çekirdek kabuklarıdır. Temiz olmayan her alan bir çevre kirliliğidir. Sağlıklı ve temiz bir ortam, insanı ruhen ve bedenen sağlıklı tutar, pis ve kirli ortamlar ruhu sıkar. Hastalıklara davetiye çıkarır. Temiz bir yaşam, temiz bir dünya insanın yaşadığı çevreye duyduğu saygıyla oluşur. Bilinçli bir nesil çevreci, tabiatı koruyan ve kollayan olmalıdır. Temizlik; huzur ve sükûnettir, saygınlıktır. Unutmayalım ki temiz bir dünya geleceğimizin korunması açısından en önemli öğedir. 

Yeni bir sayıda farklı bir konuda buluşmak ümidi ile tertemiz dünya temennisiyle esen kalın.

Yorumlar
* Bu e-posta internet sitesinde yayınlanmayacaktır.