15 Feb
15Feb

 Doğru nefesle hayatınızı değiştirin


Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selma Karacan’la pilates ve doğru nefes uygulamalarını konuştuk. Röportaj aşağıda…

Kendinizden bahseder misiniz? 

Selçuk Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi’nde Öğretim Üyesiyim. Aerobik step, pilates ve fitness uzmanlık branşlarında ders veriyorum. Jimnastik Federasyonu’nun aerobik jimnastik branşında Eğitim Kurulu Üyesiyim.   

Pilatesten hakkında herkes bir şeyler söyler ama aslında pilates nedir? 

Pilates dünyada çok fazla bilinen bir sistem. Pilates tekniğine ismini veren Joseph Pilates’tir. Joseph Pilates’in hayatına baktığımızda jimnastik, kayak ve boksla uğraştığını, bir dönem sakatlık geçirdiğini, kendini rehabilite etmek amacıyla bir takım hareketler uyguladığını biliyoruz. 1. Dünya Savaşı’nda kampta hastabakıcılık yapan Pilates’in hastalanan ve sakatlık geçiren insanlara rehabilitasyon amacıyla geliştirdiği egzersiz tekniklerinin çok işe yaraması, 1918’de de pek çok kişinin ölümüne neden olan grip salgınından Pilates’in kampındakilerin etkilenmemesi onun tekniklerini popüler hale getirdi. J. Pilates’in 1920’lerde geliştirdiği ve kontroloji adını verdiği doğru nefes ile vücudu dengeli bir şekilde biçimlendirmeye yönelik olan bu metodu günümüzde “pilates” adıyla uygulanmaktadır. Joseph Pilates’in o dönemin şartlarına göre kendi geliştirmiş olduğu bir takım ekipmanları günümüzde çok daha modern ve fonksiyonel bir şekilde dizayn edilerek etkili bir şekilde kullanılmaktadır. 

Bilinçli yapılmadığı takdirde Pilates’in zararı söz konusu mu? Bu sistemle ilgili eğitim alınması gerekli mi? 

Pilates tekniklerinin, çeşitli uygulama seviyeleri var ve ilk bakışta kolay gibi görülen teknik hareketlerde bile yanlış uygulamaların neden olacağı ciddi sakatlık riskleri mevcut. Bu uygulamalar mutlaka bilinçli bir eğitmen eşliğinde yapılmalı. Tekniklerin vücut farkındalığı, konsantrasyon, kararlılık, nefes, izolasyon ve akıcılık prensiplerine dikkat edilerek uygulanması verimlilik açısından son derece önemli. İnsan vücudunda bütün hareketlerin geldiği bir merkez vardır; Pilates buna “powerhouse” adını vermiştir. Bu bölge karın kasları, sırt ve kalça kaslarını içerir ve merkez olarak kabul edilir. Merkez sağlam değilse, merkezden uzak olan kuvvet hiçbir işe yaramaz.  

Pilateste nefesin önemi nedir? 

Nefes, pilatesin önemli prensiplerinden biridir. Pilateste yapılan her bir uygulama doğru nefes tekniği eşliğinde yapılmalı. Doğru nefes alınmadığı takdirde yapılan hareketten verim alınamıyor. Pilateste nefes uygulamalarının katı bir kuralı yok. Önemli olan kişinin yaptığı harekette zorlandığı noktada nefes vermesi. Çünkü zorlanılan noktada, göğüs iç basıncı artar ve artan basınca nefesinizi tutarak ya da nefes almaya çalışarak müdahale ettiğiniz zaman birtakım komplikasyonlar meydana gelebilir. Özellikle esnekliği ve kuvveti arttırmak için Pilates nefesi özellikle vurgular. Derin nefes tekniği ile karın bölgesi daha verimli çalışır. Nefes almak oksijenin çalıştırdığımız bölgeyi beslemesini, vermek ise core ve derin kaslarımızı destekleyerek merkez dediğimiz bölgenin dengesini korumamızı sağlar. 

Hepimiz refleks olarak nefes alsak da doğru nefes alabiliyor muyuz ? 

Yunan mitolojisine göre, “pneuma” yani nefes, görülmez kişisel bir ruhtur ve sahibine hayat verir. Sağlıklı insanlar, soluk almayı, değerini takdir etmeden, verilmiş bir hak gibi takdir ederler, çünkü soluk alıp verme hemen hemen gayretsizdir ve bilinçsizce yapılır. Oysa solunum hastalığı olanlar için sağlıklı bir nefes paha biçilemez bir değere sahiptir. Şöyle de diyebiliriz; günlerce aç ve susuz yaşayabiliriz fakat nefes almadan hayat birkaç dakika ile sınırlı. Yaşam nefestir, mucize olan nefestir. Hz. Mevlana “dışarıda bir şey arama,  her ne varsa içindedir” demiş. Nefes zaten İlahi olarak üflenendir. Biz nefesi doğru kullandığımız zaman hayattaki çoğu şey olumlu sonuçlanıyor. Problem yanlış alındığında başlıyor. 

Evet, ben de özellikle son 4 yılımı nefes ile ilgili konuları yoğun bir şekilde araştırarak ve bizzat kendim uygulayarak geçirdim. Hatalı ve limitli nefes alışkanlığı sonucunda vücudumda oluşan stres, sıkıntı ve yorgunluk gibi negatif durumların artışına bağlı bir arayış neticesinde nefesle tanıştım. Bu konuda eğitimler aldım ve hayatın en değerli mucizesinin nefes olduğunu keşfettim. Hatalı nefes alışlarımızla duyguları içimize hapsediyoruz. Örneğin kötü bir haber duyuyoruz. O şokun etkisiyle nefesimizi tutuyoruz. Nefesi tuttuğumuz anda oluşan duygu bizi hapsediyor ve o duyguyu içimizden çıkaramadığımız takdirde beklide ömür boyu üzerimizde bir yük olarak kalıyor. 

Daha önce içimize hapsettiklerimizi doğru nefesle dışarı atmamız mümkün oluyor mu? 

Nefes alışkanlıklarımız düşünce sistemimizi, yaşamı algılayış şeklimizi doğrudan etkiliyor. Biz ne zaman doğal ve olması gerektiği gibi nefes almıyorsak, ne zaman nefesimizi tutuyor ve limitliyorsak negatiflikler üretmeye başlıyor. Sözün özü aslında “nasıl nefes alıyorsak öyle yaşıyoruz.” Nefes alma şeklini değiştirdiğimiz zaman hücre hafızamızdaki tüm endişe, korku, stres gibi negatif enerjileri temizlemiş oluyoruz. 

Doğal nefesin ve doğru nefes alışın, terapi edici bir yöntem olduğu bilindiği için günümüzde dünyada da, Türkiye’de de bu konuyla ilgili terapiler var. Aslında nefes bizim için yeni keşfedilen bir durum değil. Tarihimize baktığımızda, nefes uygulamalarının çok eskilere dayandığını doğru ve şuurlu nefes ile potansiyellerin üst limitlerde kullanıldığını görüyoruz. Doğru nefes aslında özümüzde bildiğimiz fakat ne yazık ki zaman içinde unuttuğumuz ya da unutturulduğumuz bir durum olarak karşımıza çıkıyor. 

Son yıllarda nefes ile ilgili yapılan araştırmalara bir göz attığımızda çarpıcı sonuçlarla karşılaşıyoruz. Örneğin vücudumuzdaki toksinlerin %70’ ini doğal nefes ile atabildiğimizi, bu doğal detoks etkisinin yanı sıra diyafram nefesini uygulayan kalp hastalarının önemli ölçüde sağlıklarına kavuştuklarını, yüksek tansiyon ve endişe gibi fiziksel ve psikolojik sağlık problemlerinin bilinçli nefes ile hafiflediğini, derin ve tam nefesin aynı zamanda iç organlara ve karın kaslarına masaj yaparak güçlendirdiğini,  fiziksel kondisyonda kayda değer bir artış sağladığını bilimsel yayınlardan takip edebiliyoruz. 

Doğru nefes ile nasıl açılımlar yaşayabiliriz? 

Doğru nefes ile enerji alanlarımızda açılımlar yaşayabiliriz. İlk enerji alanımız, karnımızın altında ağırlık merkezinin yakınlarında bulunuyor. Bu alan, yaşamsal enerjimizi ve bazı hormonlarımızı kontrol eder. Bu alanın sorunsuz çalışması bağışıklık sistemimizi ve genel yaşam enerjimizi güçlendirir. Aslında yaşanılan hemen her tür sağlık problemlerinin bu enerji alanındaki dengesizlikten kaynaklandığını söyleyebiliriz. Alt enerji alanımız solunum merkezimizi kontrol eden beyin sapı, sürüngen beyin ya da ilkel beyin olarak adlandırılan bölüm tarafından kontrol edilir. Bu bölüm en içte kalan, en küçük beynimizdir ve kalp, akciğer ve diğer yaşamsal organların işlevini düzenler. Dolayısıyla bu yapının sağlıklı işlemesi solunum ile doğrudan ilişkilidir. Doğru nefes teknikleri ile alt enerji alanımızı güçlendirerek daha sağlıklı ve mutlu bir yaşantı sürmemiz mümkünken bu alanda yeterli enerji olmadığında ise korku, endişe, kuşku gibi negatif duyguların artması, halsizlik ve sağlık problemlerinin yaşanması neredeyse kaçınılmaz oluyor. Bu noktada doğru nefes almanın yaşam kalitemizi arttırmada ne kadar önemli olduğunu altını çizerek vurgulamak istiyorum. 

Doğru nefes alma alışkanlığı nasıl kazanılıyor? 

Biz doğduğumuz anda aslında doğal nefes ile doğuyoruz. Hatta araştırmalar 2 yaşımıza kadar nefesimizin doğal ve akışta olduğunu gösteriyor. 2 yaşından sonra artık çevresel faktörler devreye girmeye başlıyor. Kısıtlamalar, kontrol altına alma, çocuğu olduğundan farklı bir forma sokma, korkutma, cezalar, beklentiler vb. pek çok müdahaleler sonucunda çocuğun doğal nefes ritmi bozulmaya başlıyor. Nefes akışı bozuldukça fiziksel, mental, sosyal ve psikolojik problemler oluşmaya başlıyor. Günümüzde bunun negatif yansımalarını ne yazık ki antidepresan ilaçların kullanım oranlarının artmasından takip edebiliyoruz. Peki, burada limitli ve hatalı nefes alışkanlıklarının doğurduğu bu olumsuzluklardan kurtulabilir miyiz sorusu akla gelebilir. Evet, doğru nefes seansları ile zihinsel seviyede negatif düşünceleri, limitleri yok edebilir, konsantrasyonu arttırabilir,  zekayı ve hafızayı güçlendirebilir, yaşama daha yüksek bir farkındalık seviyesinden bakarak vizyonunuzu geliştirebilirsiniz. 

Son olarak doğru nefes eğitimlerine katılanlar bunun dönüşümünü ilk seansta görebiliyor mu? 

Benim kendimde deneyimlediğim ve pek çok insanda da gözlemlediğim, ilk seanslarda bile farklı durumlar yaşanabiliyor. Doğru nefes almaya başladıkça, enerji sisteminiz daha etkili bir şekilde devreye girdiği için tıkanmış ve limitli olan bölgelerinizi hissedebiliyorsunuz. Nefes açıldıkça negatif duygu durumlarında azalma ve hafifleme yaşıyorsunuz.


Röportaj: Çiğdem Kurut

Yorumlar
* Bu e-posta internet sitesinde yayınlanmayacaktır.